Dirilişin adıdır bizde ‘15 Temmuz’lar


Aziz milletimiz; köklü tarihimizin akıp gittiği günden bu yana; savaş meydanlarında, gazalarda, seferlerde birçok tecrübeler yaşamış, deyim yerindeyse gün gelmiş feleğin çemberinden geçerek her sınavdan “Allah’ın İnayeti” ile alnının akı ile çıkmayı başarmıştır. Ama ne kadar hazindir ki yine bu kadim millet aynı akıp giden tarihin içinde darbelerden çektiği kadar çekmemiş, aldığı yaraları savaş meydanlarında almamıştır.
               Yakın tarihten başlayarak; 27 Mayıs 1960, 12 Eylül 1980, 28 Şubat 1997 süreci ve en son canlı yaşayarak birlikte şahit olduğumuz 15 Temmuz 2016 darbe girişimi, gerek 10 yılda bir hortlayan darbeler serisinin ve bence bu ülkenin kadim tarihinin kırılma noktalarından biriydi.
Yıllar boyunca ülkemiz içinde ülkemiz sınırları dışında itina ile hazırlanmış bir projenin yok oluşunun başlangıcı, karanlık gecenin sabahlı ile karanlığa gömülen bir örgütün ve tarihe hain olarak yazılacak bir grup için sonun başlangıcıydı o gece.
O gece, millet olmanın bir olmanın, iri ve diri olmanın nasıl olduğunun dünyaya gösterildiği, tankın topun tüfeğin ve uçağın milletin yek vücudu karşısında nasıl etkisizleştiğine, tankın merminin önüne şahadete susamışçasına koşan bir milletin nasıl devleştiğine şahit olduk o gece.
Çanakkale, Kurtuluş Savaşı ruhunun geri geldiği bir geceydi o gece.

 Darbelere karşı olan milletimiz; sağduyusu, kararlılığı ve dik duruşu ile 15 Temmuz 2016’daki girişimi önleyerek bayrağına, iradesine, demokrasisine ve hepsinden önemlisi geleceğine sahip çıkmıştır.
Demokrasi ile seçilmiş bir hükümete ve ötesinde milletin uçağı, tankı ve silahı kullanılarak millete karşı yapıldı 15 Temmuz darbe girişimi… Başta ABD gibi ülkelerdeki gazeteler ve yazarlar bu girişimi sevinçle karşıladı. Uzun süredir Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan aleyhine kampanyalar yürüten New York Times’ın girişimin başarısızlık ile neticelenmesinden sonra “Neler Olduğunu Bilmiyoruz” diye sürdürdüğü söylemini, “Erdogan Triumphs After Coup Attempt, but Turkey’s Fate is Unclear” (Erdoğan Darbe Teşebbüsünden Sonra Zafer Kazandı, fakat Türkiye’nin Akıbeti Meçhul). “Mr. Erdogan’s Reckless Revenge” (Sayın Erdoğan’ın Pervasız İntikamı) ve “Turkey’s Coup That Wasn’t” (Türkiye’nin Gerçekleşmeyen Darbesi) gibi atılan başlıklarla dünyaya ve toplumlara farklı bir algı yönetim ile mesajlar vermek isteyen medya grupları da darbenin medya ayağı idi.
        Gezi parkı olayları ve buna benzer ülkemizde çıkan her karışıklıkta ellerini ovuşturan çakal sürüleri; darbenin seyrini takip ediyor, her defasında “Dünya Beşten Büyüktür” diyerek tekerlerine çomak sokan Erdoğan’ı diz çöktüreceklerini buna bağlı olarak ülkemizde de karmaşanın kralını çıkaracaklarını zannediyorlardı. Çünkü hesapları öyle idi. Yine ülke pay edilecek, bastırılmış, susturulmuş, geleceği ve akıbeti meçhul bir ülke ve toplum konumuna getirme hesapları yapıyorlardı.

Bu millet bu defa yemedi bunu, bu vatanın her şahlanışında vurulan darbeleri unutmadı. “Kurt kışı geçirir yediği ayazı unutmaz” hesabı, bu sefer yeter dedi. Hem de öyle bir yeter dedi ki darbeye darbe yaptı korku nedir bilmeyen bu millet.
Evet,  biz 15 Temmuz 2016’yı unutmadık, unutmayacağız da.

Büyükşehir Belediyesinin süs havuzundan “Abdest” alarak şahadete koşan yiğitler ile bir kısım insanımızın da bankamatiklere koştuğunu unutmadık. Birçok vatan evladı tankların altında sonsuzluğa tebessüm ederken, bir kesiminde tankları alkışladığını unutmadık. Gönlü iman dolu müezzinlerimiz birliğin salası ile gökleri inletirken, bir grubunda o sesleri kısmaya çalıştığını unutmadık, unutturmayacağız.
Biz güçlendikçe onlar Yüklenecekler, darbe diyecekler, Dolar diyecekler, ekonomi diyecekler, patates diyecek soğan diyecekler nitekim biz Rahman’ın kudreti ile daha nice engelleri aşacağız biiznillah.  “Dünya Beşten Büyük”.  Ama gerçek hakikat şu ki El-Mütekebbir hepsinden büyük.
15 Temmuz’un darbe girişimin 3 senesinde; Şehitler Köprüsünün Muzaffer şehitleri vatan evlatlarını, Gölbaşı Aslanlarını, Hz Ömer gibi heybeti ve Halis bir Demir gibi yüreği olan tek kişilik orduyu, o gecede ve bu kadim vatanımız için şehit olan tüm şehitlerimizi rahmetle, tüm gazilerimizi şükran ve minnetle anıyorum.

 

Dirilişin adıdır bizde ‘15 Temmuz’lar.

Tank ile tüfek İle sanki çıktı bir Dabbe
Vatanın sevdasıyla sığındık yüce Rabbe
Yüzlerini gösterdi “Übey Bin Selüller”
Temmuzun 15’inde umdular yine Darbe

Gecenin sus pusunu postal sesleri sardı
Kudurmuş pervasızlar karargâhlara daldı
Tarihe yön verecek; bir helallik bir emir!
Tarihî Ömer yazdı, şerefli Halisdemir.

Tanklara koşa koşa şahadete gidenler
Kimisi baba, gardaş ve genç yaşta yitenler
Hakkınız helal edin ödenmez emeğiniz
Hepsi şehit oldular ölüler demeyiniz

Topunuz birden gelin, Ey utanmaz soysuzlar!
Şahadet bize şereftir özlemimiz sonsuzlar
Neslimiz ve tüm cihan şunu iyice bilsin ki;
Dirilişin adıdır bizde ‘15 Temmuz’lar.

Şiir: ÖMÜR DİLEKMEN




.