"Ergo" ve "Nomos"

Nerden geldi aklıma bilmem geçen seçim sürecinin ardından ve daha öncesinden seçim gününe kadar gelen süreç bana ergonomiyi hatırlattı.

Ülkemizde gelişen olaylara; sevinçlere, hüzünlere, kazanımlara, kayıplara her daim şahit oluyoruz farklı bir pencereden  bakacak olursak sevinenleri ve kazanım içinde olanları  ergonomiye dikkat edenler; hüzün ve kayıp yaşayanlarda ergonomiye dikkat etmeyenler diye sınıflandırdım kendimce zihnimde.

Ergonomi nedir önce buna bakalım.

Ergonomi eski Yunancada anlamına gelen "ergo" ve yasa anlamına gelen "nomos" kelimelerinden üretilmiştir. Ergonomiyi bir nevi çalışanların doğasına uygun olacak şekilde işi ve iş yerini düzenlemeye yönelik bir disiplin olarak da tarif edilebiliriz. Başka bir deyiş ile ergonomi; birtakım önlemler almak amacıyla, çalışanların fiziksel bütünlüğünü korumayla birlikte, onlara fiziksel özelliklerini, fizyolojik ve psikolojik yeteneklerini en uygun biçimde kullanacakları en uygun ortamı sağlamayı ve böylece her açıdan çalışan gönencini gerçekleştirmeyi amaçlamaktadır.

Günümüz sanayisinde tüm sektörlerde daha da farkında bir konu haline gelen ergonomiyi firmaların iş sağlığı ve iş güvenliği eğitimlerinde sıkça duymaktayız. Ancak büyük sanayi kuruluşları hariç uygulamada hala eksiklikler yaşadığımız kanısındayım.

Biraz da olaya toplumsal açıdan bakmak istiyorum bizler toplum olarak ergonomiye ne kadar dikkat ediyoruz? Ergonomiye dikkat etmediğimiz her alanda sağlık problemleri ve kaza gibi sorunlara davetiye çıkardığımızın, gün içinde sayısını bilemediğimiz birçok “ramak kalayı” atlattığımızın farkında mıyız?  Örnekleyecek olursak koltuğunu ve aynalarını kendi fiziki yapısına göre ayarlamamış olan sürücünün yaptığı bir kaza. Uygun bir biçimde bakılmayan bir monitörün yüzünden yaşanan göz hastalıkları, boyun fıtığı yaşayan insanlar ve bunun gibi nice örnek ve giden sağlıklar.

Türkiye İstatistik Kurumu’nun 15 Kasım 2018 27621 sayılı haber bülteninde verilen istatistikte sağlık harcamaları istatistikleri, 2017 sağlık harcaması 140 milyar 647 milyon TL olarak gerçekleşmiş sağlık harcamaları, 2017 yılında %17,4 oranında artarak, 140 milyar 647 milyon TL’ye ulaşmış. Cari sağlık harcamasının toplam sağlık harcaması içindeki payı, 2016 yılında %94 iken, 2017 yılında %93,1 olmuş. Hayatın akışında dikkat etmediğimiz ergonomiye bakarsak bu giderlerin birçoğunun merkezinde bu sıkıntının yattığını görürüz.

Ergonominin, önlemler alarak çalışanların (insanlarımızın, toplumumuzun) fiziksel bütünlüğünü korumayla birlikte,  onlara fiziksel özelliklerini, fizyolojik ve psikolojik yeteneklerini en uygun biçimde kullanacakları en uygun ortamı sağlamayı ve böylece her açıdan çalışan tatmini ve huzurunu gerçekleştirmeyi amaçladığından bahsettik. Ama sağlık ile alakalı giden verilere baktığımızda buna hayatın her alanında ve ergonomi gerektiren tüm yerlerde hakkıyla dikkat etmediğimiz ortaya çıkıyor.

Seçimden öncesi ve sonrası gelişen süreçte böyle bir şeyin neden aklıma geldiğine gelince; siyasette dikkat edilemeyen ergonomi ülke gündemini her türlü konuya açık bırakıyor. Çalışma planlaması yapılan her işe “Liyakatli” adam getirmeli, kurumların ergonomisinde iş akışlarına ve vatandaşa yönelik planlamalara dikkat etmeli, insan ile arada bağı zayıflatan problemler giderilmelidir. Ergonomisinde dava şuuru ile gönül dünyasına talip olan bir çalışmanın neden iş kazası yaşadığını tepeden tırnağa günah keçisi aramadan iyi analiz etmek elzemdir.


Yakın zamanda geçirdiğimiz birçok seçimi ramak kalalar ile atlatan bu dava yaşadığı en son iş kazasının sebebini iyi analiz etmeli ve çalışma alanı olan her yerde risk analizlerini yaparak risk etmenlerini ortadan kaldırmalıdır.

Ergonomi iş sağlığı ve iş güvenliğini getirir. İş sağlığı ve güvenliğine dikkat edenlerde kaza yapmazlar
zamandan kazanır, maliyetten kazanır, insandan kazanır hülasa kaza yapmadan kazanır vesselam.