KARNIM DOYSUN PASTAM DA BİTMESİN

Dünyayı yaşanmaz hale getiren açgözlülüğümüz doymak bilmez iştahımız bizi ne hallere getirdi. Televizyon kanallarımız lağım çukuru gibi. Ölenler, öldürenler, Rezilliğin bin türlüsünü izliyoruz. “Asimetrik bir saldırı altındayız”. Amacım kimseye ahlak dersi vermek değil. Nihayetinde Hepimiz aynı gemideyiz, Kaldırım taşlarını bakır rengine boyayıp sözde ihracat yapanlar mı, emek sarf etmeden, çalışmadan, üretmeden, kısa yoldan köşeyi dönmeye çalışanlarımı, hangi birisini sayalım. Kirlenmişliğin ve tükenmişliğin doruklarında yaşıyoruz. “Zihinsel ve fikirsel olarak tükenmek üzereyiz”. Gelecek nesillerimize ne bırakacağız, açıkçası bilemiyorum. Emek verilmeden taş taş üstüne konulmayacağı, öğretilmelidir bu nesillere. Güzel bir gelecek için, bedelinin ödenmesi gerçeği, tüm ülke bireylerinin beyinlerine kazınmalıdır.

Türlü türlü hilelerle, asıl değerinin altındaki ürünleri Ucuza kapatanlar,

Bin bir yalan ekleyerek, işe Yaramaz malına yüksek değer biçenler,

Bedelini ödemeden Bedavaya getirmeler, ne koparsam kârdır zırvalıkları,

Mahallenin altınlarını yüksek Kâr vaadiyle toplayıp, sırra kıdem basan sözde Kuyumcular,

Milletin aklıyla alay eden, Saadet zincirleri,

Tüm birikimini ev alma vadiyle kaptıranlar,

Ömür boyu borçlandırma sistemi kurup, sözde Devre mülk satanlar,

Manevi değerleri hoyratça sömüren, Sözde yatırım holdingleri,

Masum vatandaşların parasına göz diken, Kendini savcı polis yerine koyanlar,

Kısa zamanda köşeyi dönmeler,

Akla ziyan çiftlik bank mağdurları,

Karnım doysun pastam da bitmesin düşüncesindeki, baş belaları,

Ambulansın arkasında konvoy yapmalar,

Trafik ışıklarında 1 saniye bile sabredemeyenler,

Çalışmadan, üretmeden, gayret göstermeden uyanık geçinenler,

Ülkesine milletine, zerre katkısı olmayanlar,

Yok pahasına hacizlerden mal kaçıranlar,

İşçisinin alın terine, tazminatına göz dikenler,

 Kadın kılığına girip, ölmüş annesinin maaşına alanlar,

Garsona 50 lira bahşiş verip, pazarcı teyzeyle ölümüne pazarlık yapan, sözüm ona zenginler,

Allahın sessiz kulları hayvanlara eziyet edenler,

Çöplerini fütursuzca doğaya bırakanlar.

Bu dünyada gerek kendi türüne gerekse hayvanlara ve doğaya, insanlar kadar kötü ve kalleşçe davranan, başka bir yaşam formu yoktur.

Karamsar bir yazı olduğunun farkındayım, en nihayetinde bunlar toplumun gerçekleri, tüm bunlar azınlıkta da olsa hep birlikte bunları düzeltme şansına sahibiz. Bu ülkede ekmeğini bölüşenler, çöpünü cebinde, arabasında gezdirip, saatlerce çöp kutusu arayanlar, hayvanlara evlatları gibi davrananlar, vergisini baş tacı yapıp ödeyenler yok mu? tabiki çok fazla.

Kedi suyunu içip raylardan çekilince, treni hareket ettiren iyi insanlar var bu ülkede. Muayene için geldiği hastanede, burası pis diyerek, temizlik yapmaya başlayan sağduyulu insanlar var bu ülkede. Çünkü bu ülkede, gözü kapalı güvenebileceğiniz, sözünün eri, kimseyi kayırmayan, ayrımcılık yapmayan, namuslu ve erdemli insanlarda var. Ve şükür ki çoklar…

Lütfen insansı olmayın, siz insan olmayı tercih edin. Nefsizinize yenilmeyin, merhamet ve sevgi göstermeyi yaşam biçiminiz haline getirin.

Kavgaya hiç de gerek yok. Hikâyenin sonunda herkes zaten” toprak” sahibi olacak.

Neşeyle ve sağlıkla kalın…