Sormaya bile gerek yok, tabii ki istemeyen bir kitle var ve bunlar zaten Türkiye’nin hayrına olabilecek hiçbir adıma destek olmadıkları gibi, atılan adımları geri aldırabilecek girişimlerde bulunmaktan da asla vazgeçmediler, vazgeçmeyecekler de.
Yerli ve Millî arabanın tanıtım toplantısı yapıldı biliyorsunuz geçtiğimiz Aralık ayının ikinci yarısında. Ankara koridorlarında bu meseleyle ilgili sadece bir hususu dile getireceğiz burada. O da sadece tanıtım toplantısının niçin bu kadar geç yapıldığını izaha yarayabilir, yerli ve millî arabayı istemeyen çevrelerin kimler olduğu hakkında bilgi edinmenize vesile olmaz. Kimlerin bu projeyi engellemek için ne gayretler içinde canhıraş bir şekilde çalıştığını medyaya yansıyan kısımlarıyla muhtemelen hatırlıyorsunuzdur hâlen.
Ankara koridorlarında dile getirilenlere biraz vukufiyetimiz dolayısıyla yerli ve millî arabanın tanıtımının en az 5 – 6 ay önce yapılacağı gibi bir beklenti içine girmiştik. Geçtiğimiz bahar sonu, hatta yaz başlarında bu tanıtımın yapılabileceği gibi bir beklenti içindeydik aslında.
Yerli ve Millî arabanın yapılmamasını isteyen kesimler olduğu biliniyor. Bu kesimlerin kullandığı mazeretleri burada tek tek sıralamanın bir anlamı yok. Biz sadece birini aktaralım bu mazeretlerden: Güya bu proje zaten bizim projemiz değilmiş! Buradaki “biz” kelimesini isterseniz “milli görüş camiası”, isterseniz “Türkiye” olarak alabilirsiniz. Fark etmez, ikisi de doğru kabul edilebilir.
Ne olduysa oldu, fakat tanıtım ancak Aralık ayının ikinci yarısında gerçekleştirilebildi. Sebebi ise bize çok tuhaf geldi: Tanıtım toplantısı Sayın Cumhurbaşkanı’nın programına birkaç defa konulmuş, ama ne hikmetse bu toplantılar hep ertelenmiş! Toplantı Cumhurbaşkanı’nın programından mı çıkarıldı, yoksa programa hiç mi konulmadı, bunu tabii ki biz bilemeyiz! Bereket tanıtım toplantısı 2020 yılına kalmadan 2019 yılı içinde yapılabildi. Ya hâlen bu tanıtım toplantısı yapılamasaydı?