Gözün yapısında,  göz bebeğinin arkasında doğal bir mercek vardır. Saydam yapısı sayesinde ışığın göz içine girip, doğru noktada  odaklanmasını sağlayan bir yapıdır. Elastik ve bağ dokusundan oluşmuştur. Yaşla beraber bu yapılar özelliğini kaybeder ve lensin şeffaflığı bozulur. Lensin  şeffaflığının bozulması ile gözün içine daha az ışık gireceğinden görme azalır. Lensin şeffaflığını yitirdiği bu duruma katarakt denir.
         Kataraktın en önemli bulgusu bulanık, perdeli ve az görmedir. Katarakt tipine bağlı olarak ışık saçılmaları, ışıklı  ortamda az görme, gece görmenin iyice azalması, ışıklar etrafında uzamalar, hatta ışık hassasiyeti bile görülebilir.
        Katarakt yaşa bağlı olarak gelişebildiği gibi bazen konjenital yani doğuştan da olabilir. Ayrıca göze alınan travmalar kataraktı tetikleyebilir. Diabet gibi hastalıklar veya kortizon kullanımı kataraktın gelişimini hızlandırabilir. UV ye aşırı maruziyette   kataraktı hızlandıran etkenlerden biridir.
       Kataraktın teşhisi muayene ile konulur. İleri derecedeki kataraktlar beyazlaşıp dışardan bile görünür hale gelebilir.
      Kataraktın tek tedavi yöntemi cerrahidir. İlaçla bir  tedavi söz konusu değildir. Kataraktta cerrahi karar vermedeki en önemli unsur görme düzeyinin azalmasıdır.
     Katarakt teşhisi konulduktan sonra ilave testlerle göze en uygun cerrahi  tedavi planlanır.
Katarakt cerrahisinde tüm dünyadaki en güncel yöntem fakoemülsifikasyondur. Ameliyat, gözün damla ile uyuşturulmasıyla gerçekleştirilir. Ancak hastanın diğer problemlerine bağlı olarak bazen iğne hatta bazen genel anestezi  bile uygulanabilir. Ameliyatın süresi kataraktın durumuna bağlı olarak değişebilir. Ancak ortalama süre 10-15 dk arasındadır. Katarakt ameliyatı sırasında göze çok küçük kesiden girilir. Fakoemülsifikasyon dediğimiz ultrason enerjisi kullanan bir cihaz ile katarakt parçalanıp vakumlanarak temizlenir. Geride kapsul denen bir yatak bırakılır. Bu kapsul içine de göz içi mercek yerleştirilir. Ameliyat dikişsiz bir ameliyattır. Ancak gözdeki diğer sorunlar nedeniyle bazen dikiş konulabilir. Hasta aynı gün taburcu edilir. Katarakt  cerrahisi ağrısız bir ameliyattır.
             GÖZ İÇİ MERCEKLER
     Göz içine konulacak mercek hastanın göz yapısına, başka hastalığının olup olmamasına, kişinin beklentilerine ve yapacak  cerrahın kararına göre değişebilir.
       Mercekler günümüzde tek odaklı ve çok odaklı akıllı mercekler olarak bilinmektedir.
       Tek odaklı mercekler sadece  bir mesafeyi gösterir. Daha çok da uzak mesafeyi göstermesi amaçlanır. Devamlı olmasa da yakın görme için gözlük  kullanmak gerekecektir.
       Çok odaklı  mercekler uzak, orta ve yakın mesafeyi göstermeyi amaçlar. Kişinin gözlüksüz hayatını idame ettirmesini sağlar. Hatta bu sebeple  45 yaş üstü  uzak-yakın gözlük kullanan kişilerde  bu mercek, gözlüklerden kurutulmak için katarakt gelişmeden de takılabilir. Bu merceğin takılabilmesi için gözde başka bir hastalığın  olmaması gerekir. Vücuttaki sistemik hastalıklarda iyice sorgulanmalıdır. Herkesin gözü akıllı mercek için uygun olmayabilir. Uygun göze uygun mercekle sonuçlar yüz güldürücü olacaktır.
               AMELİYAT SONRASI BAKIM
  Ameliyat damla anestezisi ile yapıldığı için sonrasında hastanede kalmak gerekli değildir. Gözü 1 gece kapatmak yeterlidir. Ertesi gün göz  açıldıktan sonra damla kullanmaya başlanılır. 2-3 hafta damlalara devam edilir. 3 gün göze su kaçırılmaması gereklidir. Ameliyat sonrası en önemli unsur enfeksiyon gelişmemesidir. Bu yüzden el temasından kaçınılmalı ve damlalar düzenli olarak kullanılmalıdır. Tek odaklı mercek takılmış gözlerde  2-3 haftalık süreç sonrasında ki muayenede gözlük numaraları tespit edilir. Akıllı mercek  takılmış gözlerde merceğe uyum için biraz süre tanımak gerekebilir.
 GÜZELİ GÖRMENİZ DİLEĞİYLE ...