​Aşı reddi meselesinde aile psikolojini irdeleyip aşıların yan etkilerine bakalım. 2010 yılında 183 aşı retçisi aile varken 2017’de bu rakam 23.000’lere dayanıyor. Aşı reddi ve Covid-19 pandemisi dolayısıyla kaçırılan aşı fırsatları sebebiyle özellikle kızamık ve çocuk felci hastalıklarının tekrar salgınlara yol açmasından korkuyoruz. Dünyada aşılama ile her yıl 3 milyon çocuğun ölmesi engellenirken hala aşılanmayan 1.5 milyon çocuk bulaşıcı hastalıklar yüzünden ölüyor.
 
​Bu çarpıcı rakamlardan sonra aşı yapılmadığını düşünelim. Bulaşıcı hastalıkları geçiren çocuklarımızın bir çoğunu kaybedeceğiz. Ancak kimin öleceğeni kimin sakat kalacağını, kimin yaşayacağını bilmiyoruz. Bu belirsizlik aşı retçilerine ‘bak yaptırmadın, çocuğuna bişey olmadı’ cümlesini kurma pervasızlığı veriyor. Ölene ise ‘yapacak bir şey yok’ diyorlar. Aslında ailelerin bilgi düzeyi bu konuda yetersiz olduğunu gözlemliyoruz. Aşı retçisi güruh da bundan faydalanıp aileleri ikna ediyor. Ayrıca aşı ile bulaşıcı hastalıklardan korunma çocukların hakkıdır. Anne-babaların bu hakkı çocuklardan alması affedilir bir durum değil açıkçası.
 
​Gelelim aşı retçilerinin bir kaşık suda kopardıkları fırtınalara… Yan etki-yan etki diye bas bas bağırıyorlar. İddia edilen bütün konularla ilgili gerçek kontrollü bilimsel çalışmalar aşı retçilerinin iddialarını çürütüyor aslında. Ama başta ortaya atılan iddialar kadar sansasyonel olmuyor bunlar tabiki.
 
​Ne diyorlar aşı retçileri:
 
​Otizm: 2010 yılında yayınlanan bir çalışma kızamık alışı ile otizmli ilişkilendirmiştir. 12 otizmli hastaya bakmış, hepsinin aşılı olduğunu görünce aşı otizm yapıyor demiş. E bu çocuklar anne sütü de aldı, altları beslendi. Şimdi anne sütü otizmde sebep olmuş diyebilir miyiz, veya beslendikleri için hastalanmışlar denilebilir mi? Nitekim bilimsel olmaktan uzak bu yazı yayından kaldırıldı. Aksini ispatlayan bir çok bilimsel yayın olsa da etkisi hala sürüyor.
 
​Kısırlık: Aşı retçilerinin önde gelen argümanlarından. 1986’dan beri %90’ın üzerindeki oranlarda aşılama yapılırken toplumda da kısırlık oranlarının paralel olarak artması beklenirdi. Var mı böyle bir artış? Elbette yok. Kısırlığa yol açmasının ne bir kanıtı, ne bilimsel çalışması bulunmamaktadır.
 
Tiomersal(etil-Civa): Otizm gelişiminden ‘tiomersal’ isimli antibiyotik madde suçlanıyor. Tiomersal içeren aşılarla aşılanan çocuklarla, içermeyen aşılar uygulanan çocuklar arasında otizm geliştirme açısından fark yoktur. Ayrıca tiomersal kullanımı sona erdikten sonra da aşı olan çocuklarda otizm oranı düşmemiştir. Bu tiomersal halen göz damlaları ve makyaj malzemelerinde halen kullanılmakta. Aşılanan çocuklarda kan, idrar, dışkıda ölçülen seviyeleri normal bulunmuş. Beyine geçmediği de ispatlanmış. Toksik olanı metil-civadır. Bu da aşılarda kullanılmamaktadır.
 
​Domuz jelatini: Bazı aşılarda domuz jelatini olduğu doğrudur. Ancak dini hassasiyetlerle aşı reddini önlemek için Sağlık Bakanlığımız sığır jelatini olan aşıları tercih etmekte ve bu aşıları çocuklarımıza uygulamaktadır.
 
​Aliminyum tuzları: Günlük alınan anne sütü ve mamadaki miktarından çok daha azı aşılarda bulunmaktadır. Hayat boyu yapılan tüm aşılarda toplam 4.25mg bulunuyor. Yaklaşık 10 günde normal yollardan vücuda giren miktar kadar.
 
​Formaldehit: Üretim aşamasında kullanılmaktadır. Aşılarda eser miktarda tespit edilebilir. Herhangi bir zararı yoktur.
 
​Sözün kısası aşı retçilerinin iddia ettikleri gibi yan etkiler yoktur. Hiçbir tıbbi müdahalenin %100 zararsız olmadığı gerçeği vardır.
 
​Tüberküloz açısı milyonda ikiyüz lenf bezi veya kemik iltihabına(tedavi edebiliyoruz), kızamık-kızamıkçık aşısı milyonda 33 trombositopeni rahatsızlığına(pıhtılaşma bozukluğu, geçici), çocuk felci açısından sonra milyonda 1 çocuk felci rahatsızlığına(şimdi bu risk yoktur), difteri boğmaca tetanoz açısından sonra da milyonda 200-300 nörolojik probleme yol açtığı görülmüş(hepsi de geçici). Milyonda bir de tehlikeli alerji görebilmekteyiz. Özellikle son 4-5 senedir gelişen aşı teknolojisi ile bu yan etkiler de azaldığını, bazısının ise hiç olmadığını görüyoruz.
 
​Umarım faydalı olmuştur.
​Sağlıcakla kalın.