Kafalar ne çok karışık değil mi... Kimisi sadece muhalefet olacağım diye, kimisi de hükümete yaranacağım diye fikir kirliliği oluşturuyorlar. Haklılar aslında metin hiç de kısa değil. Bir sene önce düşüncelerimi buradan aktardığım için gayet rahat beyan edebiliyorum fikirlerimi. Öncelikle fikrimde değişme yok. Sözleşmeden çıkmamızın iyi olduğunu düşünüyorum. Tabi bu İstanbul Sözleşmesi’nin metnine tamamen karşı olduğum anlamına gelmesin. Hala sözleşmenin amaçlarında yazanlara bütün benliğimle katılıyorum. Sözleşmenin kapsamı ile de bir sorunumuz olamaz. Birebir altına imzamı atıyorum. İnsanlık meselesidir, desteklemek de boynumuzun borcudur.
Daha fazla kafa karıştırmadan itiraz ettiğimiz konulara gelelim. Tabi hem karşı çıkmak hem de kabul etmek olmaz. Benim itiraz ettiğimiz nokta 3. Maddenin C bendindeki Toplumsal Cinsiyet diye başlayan kısım. Elbette kadına yöneltilen cinsiyetçi şiddetin de karşısındayım. Ama işi toplumsal cinsiyet eşitliğine verdikleri anlam ile benim de itirazlarım başlıyor.
Metne göre toplumsal cinsiyet eşitliği sadece kadın ve erkeği içermiyor. Dördüncü maddenin c bendi asıl tehlikeyi gözler önüne seriyor. Cinsel yönelim ve toplumsal cinsiyet kimliği gibi sapkınlığa düşmüş insanlar da sözleşme kapsamında korumaya alınıyor. Kadına karşı yapılan eylemler başlığı altında LGBT(Lezbiyen, gay, biseksüel, travesti) tayfasının imtiyazlı koruma hakkı alması bizim asıl itiraz ettiğimiz nokta. Hani demiştim önceki yazılarımda: Erkek gelin ister misiniz, ya da kadın damat ?
Cevabı evet olanlar azınlıktadır. İşte İstanbul Sözleşmesi böylesine şirazesi kaymış insanları da çok imtiyazlı koruma şemsiyesi altına alıyor. Bu insanlar korunmasın mı? Dediğinizi duyar gibiyim. Normal koruma yeter bunlara. İmtiyaza gerek yok. Ancak kadınlara kadın olmalarından dolayı yöneltilen her türlü şiddete karşıyız.
LGBT topluluklarının İstanbul Sözleşmesi’ne neden bu kadar sahip çıktığı da aşikar zaten. Kadına koruma kisvesi altında bunlara da koruma sağlanmış oluyor. Toplum hayatına döşenmiş dinamit desek haksız sayılmayız.
Hülasa, LGBT tayfasını metnin dışına çıkaralım. Bu tayfa erkekler gibi normal kanunlarımızla korunsunlar. Daha sonra metnin gereklerini olduğu gibi takrar kabul edelim. Kadınlarımıza hep beraber sahip çıkalım.